TCMB’den Faiz İndirimine İlişkin Açıklama

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, “Aralık ayında belli bir alan oluştuğunu değerlendirerek indirimlere başladık ama faiz indirimlerinin miktarı veya sayısı, enflasyon görünümünün gidişatına bağlı olacak.” dedi.

Karahan, yılın 1. Enflasyon Raporu’nun tanıtımı amacıyla ilk kez İstanbul Finans Merkezi’ndeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Yerleşkesi’nde düzenlenen bilgilendirme toplantısında başkan yardımcıları Hatice Karahan ve Osman Cevdet Akçay ile soruları yanıtladı.

Para Politikası Kurulunda (PPK) aylık enflasyona ve “mevsim etkilerinden arındırılmış” ifadesinden ocakta “ana eğilim” ifadesine dönüldüğünün dile getirilmesi üzerine Karahan, şunları söyledi:

“Öncelikle ana eğilime olan vurguyu çıkarmadık. Ana eğilim, yine izlediğimiz en önemli göstergelerden olmaya devam ediyor, sadece aylık vurgusunu çıkardık ama ona da düzenli bakmaya devam ediyoruz. Neden böyle bir değişiklik yaptık? Bildiğiniz gibi, az önce de vurguladığım gibi ocak, şubat, temmuz ve ağustos aylarında para politikasının etki alanı dışında kalan faktörler nedeniyle ana eğilim artıyor, bütün göstergeler artmıyor ama B ve C endeksleri artıyor, piyasanın da en çok baktığı göstergeler bunlar.

Burada mevsimsellikten arındırma yöntemlerinin belli eksiklikleri var. Teknik bir konu, bu artışlar bizim patikamız içerisinde yani biz yıl sonu tahmini verirken ocak ve şubat aylarında, temmuz ve ağustos aylarında bu B ve C endeksinin enflasyonunun yüksek geleceğini biliyoruz ancak piyasanın bir bölümü bunu ‘Enflasyonda da görünüm bozuldu’ şeklinde yorumlayabiliyor. Bu da politikamızın etkinliğini ve iletişimini bozuyor, bir belirsizlik yaratıyor. Burada tamamen bu amaçla, daha genel olarak ana eğilimi takip ettiğimizi vurgulamak adına böyle bir değişiklik yaptık. Yoksa zaten uzun dönemli hedeflere ulaşabilmemiz için aylık ana eğilimin kalıcı olarak düşmesi oldukça kritik önemde. Her türlü ana eğilim göstergesini takip ediyoruz. Metinde yapılan değişiklik, herhangi bir politika yönünde farklı bir beklenti yaratma amaçlı kesinlikle değil.”

“Otopilotta değiliz, enflasyon görünümünde bozulma olması durumunda her türlü seçeneği değerlendiririz”

Karahan, faiz indirimi konusunda hem mevcut verileri hem de öngörüleri dikkate aldıklarını, talep koşulları ve beklentiler dikkate alındığında indirim için uygun olduğunu değerlendirdiklerini, bunun için de zaten epey beklediklerini söyledi.

Daha önceki dönemde piyasada indirim beklentilerinin oluştuğunu anımsatan Karahan, “Biz, bunun erken olduğunu düşünerek, iletişim kanallarını kullanarak erteledik, aralık ayında belli bir alan oluştuğunu değerlendirerek indirimlere başladık ama faiz indirimlerinin miktarı veya sayısı, enflasyon görünümünün gidişatına bağlı olacak. Otopilotta değiliz, enflasyon görünümünde bozulma olması durumunda her türlü seçeneği değerlendiririz.” ifadelerini kullandı.

“Stopajdaki artışın önümüzdeki dönemde tekrar dolarizasyona dönüşü ya da talepte artışı tetikleyeceğini düşünmüyoruz”

Stopaj artışına ilişkin soru üzerine Karahan, şunları kaydetti:

“Piyasada örtülü faiz indirimi olarak yorumlayanlar oldu ama bu sonuçta bankacılığın TL fonlama maliyetini artıran bir durum değil, genele yayılan bir gevşeme ya da azaltan minvalde bir unsur değil. Bunu faiz, sıkılaşma, gevşeme olarak yorumlamak doğru değil, sadece mevduat fiyatlamalarını etkiliyor. Bu, bizim için ne açıdan önemli? Birincisi, dolarizasyonda ciddi bir düşüş gördük, TL payının yüzde 60’lara çıktığını gördük, bunun devam etmesi önemli. Bu konuda gerekli önlemleri, tedbirleri alıyoruz, bu konuda makroekonomik-makroihtiyati düzenlemelerimiz de var.

Bankalar, bunlara uymak için zaten Türk lirasına geçişi destekleyecek fiyatlamaları yapıyorlar. Beklentilerin, enflasyon beklentisinin düzelmesiyle birlikte, bunu hane halkı tarafında da reel sektörde de artık görüyoruz, daha düşük faizlerle de insanları Türk lirasında kalmaya ikna edebildiklerini düşünüyoruz. Dolayısıyla buradaki, stopajdaki artışın önümüzdeki dönemde tekrar dolarizasyona dönüşü ya da tekrar bir talepte artışı tetikleyeceğini düşünmüyoruz.”

“Hane halkı, görünürlüğü yüksek kalemlerin fiyatlarına daha duyarlı”

Karahan, yapılan revizyon sonrasında özellikle hane halkının beklentilerinde ve fiyatlama davranışlarında gelecek dönemde hafif de olsa bozulma bekleyip beklemediklerinin sorulması üzerine şu değerlendirmelerde bulundu:

“Farklı kesimler, farklı enflasyon dinamiklerine maruz kalıyor. Burada beklentileri oluşurken de oluştururken de herkesin süreci farklı. Mesela piyasa katılımcıları daha çok gelen verilere, bunun beklentilerle ne kadar uyumlu olduğuna, uygulanan politikalara ve söylemlere bakarak ileriye yönelik bir beklenti oluşturuyor. Reel sektör, gerçekleşen enflasyona duyarlı, son rakamlar da bunu teyit ediyor. Hane halkı da gerçekleşen enflasyona duyarlı ama daha ziyade burada genel manşetten ziyade görünürlüğü yüksek kalemlerin fiyatlarına daha duyarlı. Gıda fiyatları, akaryakıt, bütçesinde yüksek yer eden kira gibi kalemlerdeki gelişmelere duyarlı ama enflasyon düşüyor, bütün kalemlerde düşüyor, bazılarında diğerlerine göre daha hızlı düşüyor, bazılarında daha yavaş düşüyor ama bu düşüş devam ettikçe beklentilere olumlu yansıyacağını düşünüyoruz. Bizim revizyonumuzun özellikle hane halkının beklentilerine pek bir etkisinin olacağını düşünmüyoruz.”

(Sürecek)

Related Posts

1200 çalışanı olan 3 kahve devi iflasın eşiğinde

Almanya’nın ikonik kahve, çay ve şekerleme markaları Arko, Hussel ve Eilles, ekonomik kriz ve tüketici davranışlarındaki köklü değişimler nedeniyle iflas başvurusunda bulundu. Deutsche Confiserie Holding bünyesinde faaliyet gösteren üç marka için …

Ağam bizimle eğlenir! İngiltere’ye gitti ülkeyi unuttu: Kişi başı gelirle övündü

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliği ile Birleşik Krallık İhracatın Finansmanı Kuruluşu (UK Export Finance) tarafından düzenlenen İslami Finans Zirvesi programı kapsamında bulunduğu İngiltere Londra’da yatırımcı …

Benzinlik fiyatları havalimanlarıyla yarışıyor! Fiyat farkı 3 katına çıktı

Benzinlik istasyonlarında bulunan marketler adeta cep yakıyor. İstasyonlarda bir çikolatanın fiyatı markete göre 3 katı fazlasına satılıyor.

Avrupa Birliği harekete geçti: Aşı, ilaç ve sağlık ekipmanları stoklayacak

Avrupa Birliği (AB), acil durumlarda kullanmak üzere kritik ham madde stoklamayı planlıyor. Kriz durumlarında özellikle gıda, su, petrol, yakıt ve ilaç gibi temel mallar ile kritik kaynaklara erişim sağlanacak.

Zorunlu eğitimde sermaye gölgesi: Üretimde Çin modeli, Afrika modeline evriliyor!

Zorunlu eğitim sisteminde yapılması planlanan değişiklikler, sermaye çevrelerinin talepleriyle yeniden gündeme geldi. Bakanlığın tartışmaya açtığı modeller, çocuk emeğinin sistematik hale getirilmesi eleştirilerine yol açtı. Eğitimciler ve kamuoyu bu sürecin toplumsal sonuçlarına dikkat çekiyor.

Son dakika! İnternet satışlarında zorunluluk getirildi

Yurtdışından satış yapan e-Ticaret platformlarının Türkiye’de temsilcilik bulundurmaları bir süredir gündemdeydi. Daha önce yapılan açıklamalarda, temsilcilik başta olmak üzere bazı şartları yerine getirmemeleri halinde bu platformlara yaptırım …